Ana Sayfa » , » Gelenekler

Gelenekler

Yazar Ramazan Bilgili * 1 Kasım 2013 Cuma | 11:37

DEDEMLİ GELENEKLERİ


Kasabamız sosyal ve kültürel anlamda en zengin beldedir. Kasabamızın kurucusu Seyyid Bayram Veli Hazretlerinin zamanından beri kasabamızda süregelen ve halen devam eden birçok güzel gelenekler vardır. Özünde birlik, beraberlik ve dayanışmayı barındıran bu geleneklerin birçoğu Dedemli dışındaki çevre köy, kasaba ve illerden gelen misafirlere hitap eder aslında. Bayramlarda Seyyid Bayram velimizin türbesini ziyaret eden misafirlerin aç ve açıkta kalmaması aynı zamanda bütün Dedemli halkının bir arada sıcak ve samimiyetle sofrasını paylaşması için ortaya çıkmıştır. Dedemlide ki bütün gelenekler insanımızı birleştiren, güçlendirmeye yönlendiren, misafirperverliğe ve dayanışmaya sürükleyen adetlerdir. İştebunlardan bazıları:

BAYRAM DAMI:

Kasabamız Dedemli tarih, kültür ve coğrafyasının yanısıra sosyal dayanışma etkinlikleri bir başka güzelliktir. Şimdi bu güzel etkinliklerden biri olan BAYRAM DAMI'nı anlatalım.

Kasabamızın (sınır köy ve kasabalara göre kasabamızın) Dedemköyü olarakta adını aldığı köümüz kurucusu Seydi Bayram Veli sıradan bir yerleşim yeri olarak değil insanlığın en medeni şekilde yaşayabileceği coğrafi yapısının yanı sıra bir ilim irfan merkezi durumunda dizayn etmesi kasabamızın sınır köylere göre maddi-manevi ve ekonomik olarak gelişmesi tabii olmuştur. Zira bu durum kasabamızda yaşayan insanımıza ebediyen şeref duyacağı çeşitli sorumluluklar yüklemiştir. insanların ibadetleri için camisi, eğitim için mektebi, misafirleri için misafir odaları dini, kültürel ve milli sohbetlerin yapıldığı eskiden "mehrap" diye adlandırılan kültür salonları vs. olması kasabamız halkının ihtiyaçları için gerekli ise de bizim dedemiz velimiz dediğimiz Seydi Bayram Veliye çevre köy ve kasabalarda, bizim halkımız kadar saygı ve sevgi duyar onlarda dedemiz derdi ve insanların kaynaşma yakınlaşma günleri olan cuma ve bayram günlerini komşu köy ve kasaba halkı velimiz Seydi Bayram'ın kurduğu köyde geçirmek üzere köyünden köyümüze gelen kişiler ben dedemin köyünde bayram namazı kılacağım diyerek kasabamıza misafir olmuşlardır.

Tabi ki misafir ağırlamanın sorumluluğuna Seydi Bayramın torunları hazır. Zira Seydi Bayram Veli yukarıda kısaca bahsettiğimiz gibi sıradan değil medeni bir yaşam merkezi olmasına vesile olmuş ve halkına "Benim köyüme gelenin yüzü gülsün, hastaysa şifa bulsun, suyu dertlere derman olsunhiçbir misafir aç dönmesin, bolluk ve bereket bulsun" vasiyet ve duasında bulunmuştur. Köyümüze bayram namazı için gelen misafirlerimiz için hemen bayram namazı bitiminde misafirlerimizi ağırlamak için salon veya oda olmadığı için köyümüz içerisinde iç içe geçmiş yapılan evlerin, damlarında bitişik olması tabii olarak o mahalledeki damın geniş olmasını sağlıyor. Bu sebeple misafirlerimizi köyümüzün en geniş damı olan hatta "uzun dam" diye de adlandırılan dama güzelce kilim serer minder atar ve her evden çeşitli en leziz yemekler sini üzerinde dama getirilir ve gelen misafirlerimiz hoş seda içerisinde buyur edilir. Ve halkımızla birlikte Allah'ın verdiği nimetler yenir ve bir hatip tarafından Allah rızası için yemek şükür duası okunur ve bayramlaşma merasimi başlar. Kasabamızda halen devam eden bu gelenek olmazsa olmaz bir gelenek halindedir. Bu şekilde bayram damı adını almıştır.

TÜRBE ZİYARETİ

Türbe ziyareti birçok ekonomik ve kültürel etkinliklerin yapıldığı kasabamızda geçmişlerimizin ruhuna bir dua bağışlama vefası gereği muhtelif zamanlarda birey olarak ziyaret ediliyorsa da: bayram arifesinde ki yapılan ziyaretin daha müstesna bir yeri vardır. Halkımız dini bayramların arife günü öğlen namazın kılınmasına müteakip bütün halkımız topluca türbeye gider Seydi Bayram Veli'nin ebedi istirahatgahının etrafına oturur. Bu esanada hoca efendiler Allah rızası için Kur'an-ı Kerim okur ve cemaat huşu içerisinde dinler. Ve bütün geçmişlerimizin ruhuna hediye eder. Daha sonra herkes yakın akraba ve tanıdık mezarlarını da tek tek ziyaret ederek onlara da dua ederler. ve gönül huzuru ile kasabamıza dönerler









KÜLÇE


Külçe yine kasabamıza özgü muhteşem bir ikram ve hediyeleşme çeşidi olup dini bayramlarımız olan kurban ve ramazan bayramlarımızın arifesinde vazgeçilmez gelenek ve göreneklerimizdendir.

Külçe yaklaşık çay tabağı çağı genişliğinde yarım cm kalınlığında yassı pide şeklinde yapılan mini pide (bittik) olup, bu pidenin üzerine köfte diye adlandırdığımız un, pekmez ve yağ karışımından yapılan krema şeklindeki helva üzerine sürülür. ilaveten karaca ot ve susap taneleri serpilir. Bu külçe bayram arifelerinde komşular birbirlerine ikramda bulunarak hem dostlukların ve muhabbetin artmasına hemde ertesi günkü bayrama daha da ağız tadı ve gönül huşusu içinde girmenin duygusal lezzetini tatmış olurlar.

YÜZ KÖMBESİ

Yüz kömbesi yine kasabamıza özgü bir gelenek ve görenektir. Kasım ayının ilk gününden başlayarak şubat ayının sekizinci günün mütakibinde büyük baş ve küçük baş hayvan yetiştiriciliği yapan her aile yufka ekmek yaptığı zaman hamur teknesinin hamurundan yaklaşık 1 Kg. ayırmış olduğu için hamur içerisine 1 adet olmak üzere boncuk veya metal para atarak karıştırıp Trabzon ekmeği şeklinde yapıp, ekmek yapmış olduğu sacın altındaki sıcak küle gömer. Piştikten sonra aile bireyleri arasında eşit şekilde bölüşülür. Aile bireylerinde bu konmuş olan boncuk veya metal para kime çıkarsa bir canlı hayvan hediye edilir.

TEKECİK

Tekecik yine kasabamıza has bir kaynaşma etkinliğidir. Kasabamızda küçükbaş hayvan yetiştiriciliği yapılmaktadır. Erkek keçi (Teke) ve dişi keçi çobanlar nezaretinde sürüler halinde ayrı ayrı güdülmeye götürülür. Bu ayrı ayrı güdüm kasım ayının 6. gününe kadar sürer. Kasımın 6. günü güdüm dönüşü ayrı güdülen erkek keçi (Teke) dişi keçilerle aynı çardağa birleştirilir. Aynı günü akşamı köyümüzün çocukları veya gençleri ellerinde bir çan ile her konutun kapı önüne gelir. ve maksadıan uygun hitap eder ve mani söyler.

Teke gattık duydunuzmu
Selam verdik aldınızmı
Alıcınız almasın
Düşmanınız gülmesin

Ekiz ekiz guzlasın
Dördü sekiz guzlasın
Çalalım mmıııııııı!

Allah Allahh

ve maninin hemen bitimine müteakip elindeki çanı hazır tutarak ev sahibine bağırır.
grup: -ÇALALIM MII
ev sahibi: ÇAL der. ve çalarlar.

Ev sahibi gelen kişilere gönlünden ne koparsa onu hediye eder. bundan dolayıdır ki TEKECİK adını almıştır.

KİREMİT

Kasabamız halkı birlik ve beraberliğini her fırsatta pekiştirmek için çeşitli etkinlikte bulunmasının yanısıra insanlarımızın acı günlerinde de acılarını paylaşma duygusu ile en en anlamlı şekilde taziyet ederler. Zira bir kişi vefaat ettiği zaman toprağa verildiği günün akşamı bütün halkıız kendi evinde hazırlattığı yemeklerden sofra yapar ve cenaze yakınlarının evine götürür. Bu sofra yine taziye ziyaretine gelen misafirlerle yenir ve ahirete intikal eden kişinin ruhuna Allah rızası için dua ve niyazda bulunulur. Bu etkinliğe kasabamız halkı KİREMİT ismini vermiştir.


KÜTÜK ATMA

DÜĞÜNLERİMİZ





























ASKER UĞURLAMA








CENAZE VE KİREMİT









Paylaş :

Yorum Gönder

 
Support : Dedemlinin Sesi | Torosların Sesi | Ramazan Bilgili
Copyright © 2013. Dedemlinin Sesi - Tüm hakları saklıdır. İsimsiz ve kaynak gösterilmeden yayınlanamaz.
Dedemlinin Sesi Torosların Sesi Yayıncı Ramazan
Ramazan Bilgili Dedemlinin Sesi Haber Merkezi